Translate

21 Şubat 2014 Cuma

Farklılığımız Güzelliğimizdir!, Gelişmeler...

Herkese merhaba,
Yeni haberlerle karşınızdayım:) YBU-SSPT olarak çok yoğun günler geçiriyoruz sevgili okurlar. Projemiz kapsamında tiyatro faaliyetlerini gerçekleştireceğimiz okulları kesinleştirdik. Sevgi Koleji ve Gökkuşağı İlköğretim okulu ile projemizin yazım aşamasında iletişime geçmiştik. Bugünde Cebeci Ortaokulu ile konuştuk. Bizi çok olumlu karşıladılar ve proje tekilifimizi kabul ettiler. Mayıs ayında tiyatro programımızı yapacağımız okullardan biriside Cebeci Ortaokulu artık!:)
Bunun dışında başka gelişmlerimizde var. Projemiz kapsamında fotoğraf çekimlerine başladık. Çekimlerimizin bir kısmını Makissos Termal Hotelde bir kısmını ise Cacabey Camii'de gerçekleştirdik. Çekimlerimize hala devam ediyoruz.
Bütün bunlara ek olarak güzellik kavramı ile ilgili hazırladığımız üç dilli kitapçığın çalışmlarını yarılamış bulunmaktayız:) Kitapçığımız bittikten sonra, yaptığımız faaliyetlere katılarak kitapçıkları elde edebilirsiniz:)
En yakın zamanda tekrar yazmak üzere, hoşçakalın:)

10 Şubat 2014 Pazartesi

Cameron Russell: Görünüş her şey değildir. İnanın, ben bir modelim.

   Çok güzel ve yakışıklı okuyucularım, bu yazımda en az sizin kadar güzel bir hanımın TED konuşması üzerine konuşacağız. Hemen videoyu paylaşıyorum sonrasında Cameron Russell'ın yaptığı konuşma üzerine biraz sohbet edelim istiyorum. Fikirlerimi videodan sonra paylaşacağım ki fikirleriniz etkilenmesin:)

    Video gerçekten güzel bir hanımın konuşmaya başlamadan önce kıyafetlerini değiştirmesi ile başlıyor. Bu izleyenlerin konuşmaya ilgisini bariz bir şekilde arttırıyor çünkü o andan itibaren Cameron'nın kıyafetlerinden çok anlattığı şeylere ve samimiyetine odaklanıyorsunuz. Konuşma dünyanın en tanınmış mankenlerinden birinin  mesleği hakkında sorulan sorulara samimi cevaplar vermesi üzerine kurulu.
   Videoyu izlediğiniz için her anı tek tek anlatmayacağım ama benim en çok dikkatimi çeken noktalardan biri Amerikada yaşayağan gençlerin büyük çocuğunluğunun bedenlerinden memnun olmadığına dair yapılan araştırmaydı. Ve Cameron'nın özel çekim ve normal fotoğraflarını karşılaştırması. O kadar samimi ve gerçekti ki çok az konuşma ve yazı bu gerçeği bu kadar net ifade edebilir. O fotoğraflarda dikkat çeken şey Cameron'nın uzmanlar ve fotoshop eşliğinde güzel olduğu değildi. Cameron her zaman güzeldi ancak dergi ve reklamlarda sunulan, gerçek Camrondan oldukça farklıydı. Reklam ve kapak fotoğrafları uzman ekiplerce hazırlanıyordu, bir hayal dünyası br soyutluk sunuyordu. O reklamlara bakıp onlara özenen çocukların hedefleri bir ütopyadan daha azı değildi. O hayale ulaşmaya çalışan çocuklar kendi bedenlerini yetersiz bulup, beğenmiyorlardı.
   Cameron Russell'ı bu sıcak konuşmasıyla tanıdım ve konuşmasında söylediği çoğu şeye katılıyorum. Umarım videonun 9 dakika olması sizi olumsuz yönde etkilemez ve sonuna kadar izlersiniz. Bir sonraki yazıda görüşmek üzere, bizi takip edin:)

26 Ocak 2014 Pazar

Farklılığımız Güzelliğimizdir-Gelişmeler Gelişmeler...

Herkese merhaba,
Bizden haber beklediğinizi düşünüyorum. O yüzden bende son gelişmeleri sizlerle paylaşacağım:)
Aslında proje faaliyetlerimiz Şubat ayında başlayacak ama biz hazırlıklarımıza ufaktan ufaktan başladık, işin aslına bakarsanız hiç ara vermemiştik:) Yapmayı planladığımız faaliyetlerin hepsini tek tek saymak istemiyorum birazı sürpriz olsun istiyorum ancak kısa film, tiyatro ve fotoğraf sergisi gibi çalışmalarımız olacağını size çıtlatabilirim:) Yakın zamanda bir toplantı yaptık ve saydığım bu faaliyetler üzerinde neler yapabiliriz diye konuştuk. Toplantımıza bir pastanenin teras katında başladık ve daha sonrasında okulumuzun "Projeler Ofisinde" devam ettik.
Şubat ayından itibaren bu toplantılarımızın meyvelerini toplamaya başlayacağız. Yaptığımız tüm ekinliklere şimdilik bu blogtan ulaşabilirsiniz. Ancak iyi bir haber yakında web sitemiz aracılığı ile de projemizi takip edebileceksiniz.
Bizde durumlar bu şekilde. En kısa zamanda yeniden yazmak dileği ile hoşçakalın:)


26 Aralık 2013 Perşembe

PROJEMİZ GEÇTİ,YAŞASIN!!

MERHABA HERKESE!!
Büyük büyük harflerle ve büyük büyük mutluluklarla karşınızdayım Size çok güzel haberlerim var çünkü!:)
Bildiğiniz gibi YBU-SSPT hiç durmyan bir ekip ve "Farklılığımız Güzelliğimizdir!" 1.2 Gençlik Girişimleri projesi bu ekibin üzerinde çalıştığı projelerden biri. Projemizi, Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Projeler Ofisinin desteği ile yazdık ve Ulusal Ajans tarafından onaylanmasını bekliyorduk. Ancak blog geçmişine bir göz atan herkes görebilir ki bu sırada yine boş durmadık ve çeşitli projelerin yanı sıra "Farklılığımız Güzelliğimizdir!" projesi ile ilgili araştırmalara devam ettik. Ve öğrendiğimiz şeyleri bu blogta sizinle paylaşmak istedik.Bu blog bizim için çok önemliydi çünkü biz bu blog sayesinde hiç görmediğimiz,konuşmadığımız,tanımadığımız kişilere,SİZLERE, ulaşabiliyoruz. Biz istiyoruz ki bildiklerimizi sizinle paylaşalım ve sizlerden bir şeyler öğrenelim.
İşte kocaman harflerle yazmama sebep olan iyi haber bu noktada devreye giriyor, sevgili takipçilerimiz! PROJEMİZ KABUL EDİLDİ!!
Yani??
Bundan sonra Romanya ile ortak gerçekleştireceğimiz harika faaliyetlerimiz olacak.Bu faaliyetleri daha önceden buradan ve sosyal medya başta olmak üzere bir çok yoldan duyuracağız. Ve sizinde katılımlarınızla harika şeyler yapacağız. Projeler ofisine çok teşekkür ederiz:)
Güzel haberlerle devam etmek istiyorum!:)
Peki çok değerli abilerim ablalarım ben şu an nerdeyim?
Yine Ulusal Ajansın düzenlediği ve Akar Hotel'de gerçekleşen proje öncesi eğitimdeyim. Projenin 3. günün sonlarındayız diyebiliriz. Burda daha önce karşılaşmadığım tarzda ve çok faydalı olan öğrenme teknikleri ile eğitim alıyoruz. Açıkcası aldığım eğitim kadar eğitim alış şekilleimizi de önemsiyor ve unutmamaya, iyice kavramaya çalışıyorum çünkü vakti geldiğinde bende aynı yöntemleri proje içi faaliyetlerimizde kullanmak istiyorum.
Yine güzel haberlerle görüşmek üzere, hoşçakalın!:)

DİPNOT: Eğer bizim hakkımızda daha çok bilgi almak isterseniz bu blog sayfasının dışında   https://www.facebook.com/groups/479859428733386/ ve https://twitter.com/YbuSstp adresinden takip edebilirsiniz bizi.

4 Aralık 2013 Çarşamba

BULGURLU'YA UÇAN KİTAPLAR

YBU-SSPT ekibini artık az çok tanıyorsunuz sevgili okurlar. Ama hızlı bir özet geçmek istiyorum sonra da size güzel bir haber vereceğim. Biz Yıldırım Beyazıt Üniversitesinde okuyan gençleriz. Biz, nerde bi problem var, o problemi nasıl çözsek ki acabanın derdinde olan, bir şeyler yapılıyor ama bunu nasıl daha iyileştirebiliriz diye kafa yoran gençleriz. İşte biz yine başkalarının dertleriyle dertlendik.
Duyduk ki, Erzurum Bulgurlu İlköğretim Okulunda kütüphane yokmuş. Hemen harekete geçtik:)

Bulgurlu için hiç vakit kaybetmeden çalışmalara başladık. “ Kitabın yaprakları,, bizi aydınlığa götüren kanatlar gibidir.” Der Voltaire. Bu yüzden projemizin adını “Bulgurlu’ya Uçan Kitaplar” koyduk.Afişler hazırladık, duyurular yaptık.

3 gün boyunca stant açtık.Yıldırım Beyazıt Üniversitesi gönüllülerinden kitap desteklerini bekledik.
 
Bu zaman zarfında bir çok kitap topladık.

Ancak bize kitap ulaştıramayanlar vardı... Onlar için kitap kutuları hazırladık.

 

Böylece gönüllülerimiz, stant olmadığı zamanlarda da kitap desteğinde bulunabilecelerdi.
 


 Kitaplarımızı topladıktan sonra sıra onları kolileme işlemine geldi. O da bir çırpıda bitti:)

  Ve kitaplarımız Bulgurlu İlköğretim okuluna ulaştı:)
 Bulgurlu İlköğretim Okulu’ndan gelen fotoğraflar bizi çok mutlu etti. Bu mutluluğumuzu sizlerle paylaşmak istedik çünkü biz YBU-SSPT olarak bunu tek başımıza yapamazdık, tüm gönüllülerimize desteklerinden dolayı çok teşekkür ediyoruz.

g
 Kitapsız büyüyen çocuk, susuz büyüyen ağaca benzer. Çocuklarımızı kitapsız bırakmadığınız için çok teşekkür ederiz.
YBU-SSPT Ailesi

28 Kasım 2013 Perşembe

Kendin Gibi Olma Mevzuu, Bölüm 2(Farklılığımız Güzelliğimizdir!)

Tarih 28 Kasım Perşembe saat 23:32, yazımı bitirdiğimde saat kaç olur bilemiyorum, sevgili dostlar. Ama bildiğim bir şey var ki bu yazımda sizi hem müthiş fotoğraflarla buluşturacağım hemde "farklılıkların nasıl güzel" görüntülere yol açtığını göstereceğim.
Merak içinde olduğunuzun farkındayım ama bu yazımda, konuya girmeden önce sizinle bir kaç fotoğraf paylaşmak istiyorum sonrasında da biraz sohbet edelim.




  
 
Fotoğraflara baktığımızda gördüğümüz şeylerin ortak olduğu kanısındayım. İlk bakışta bütün modellerin kadın olduğu ve farklı kültürlere ait oldukları gözümüze çarpıyor. Kadın olmaları onların yegane ortak özelliği değil. Yaş dağılımlarının ve kültürlerinin farklı olduğu bu hanımların birbirinde güzel oldukları da gözümüze çarpan bir diğer nokta. Gözleri, tenleri, takıları, kıyafetleri ve hatta bakışları birbirinden farklı olan bu 6 bayan "farklılıkları ve güzellikleri" ile bizi kendilerine hayran bırakıyorlar. Her bir fotoğrafı tek tek incelemek istiyor insan. Fotoğrafçının ustalığının yanında her bir modelin özgünlüğü bizi etkileyen. Olduğu gibi olmaları.Sizinle bir kaç fotoğraf daha paylaşmak istiyorum ve son söz olarak diyorum ki "Farklılığımız Güzelliğimizdir!"



18 Eylül 2013 Çarşamba

Bugün Günlerden : Çalışmalar Hızlanıyor



                En çok telaşlı olduğumuz anlar en çok iş bitirdiğimiz anlardır değil mi? :) Biz de kısacık bir sürede neler yaptık neler, bakın hemen anlatalım.

                Öncelikle bir toplantı yapıp yol haritamızı çizdik, yapılacakları belirledik ve görev dağılımımızı yeniledik. Ankara'da konuklarımızı gezdireceğimiz mekanların belirlenmesi Caner ve Pınar'ın görevi, Kapadokya gezimizin tüm ayrıntılarını düzenlemek ise Kübra ve Kürşat'ın göreviydi.Gizem ve bense bu sırada ulaşımı, konaklamayı ve yerele katkı sağlamak amacıyla küçük arkadaşlarımızı bilgilendireceğimiz programların gerçekleşeceği okulları ayarlayacaktık. Ahmet de iletişim kişisi yani koordinatör seçilmesi dolayısıyla proje ofisindeki hocalarımızla görüşecek ve bundan sonra iletişimle alakalı her görev ondan sorulacaktı. ( Bkz. Ahmet'in iletişim kişisi seçilme videosu, annem aradığı için yarım kalsa da paylaşmak istedim :)) ) Bu toplantıda ayrıca Ulusal Ajans'a teslim edilmesi gereken proje formunu doldurmaya başladık. Bütçe ve aylık-günlük faaliyet raporunun doldurulması gibi işleri ise diğer toplantılarda görüşmek üzere bıraktık. Çok acıkmıştık ve hemen yemek yediiik. :))


                  Sonraki günlerde de ekibimiz bir çok kez buluştu. Görevler birbir yerine getiriliyordu. Kapadokya gezi planımız hazırdı, Kübra ve Kürşat en ince ayrıntısına kadar programı düzenlemişlerdi.Pınar ve Caner'se Ankara'da konuklarımızı gezdirmek için çok çeşitli mekanlar belirlemişti ve bu sayede konuklarımız hem verimli hem de eğlenceli bir şekilde vakit geçirebilecekti. Biz de Gizem'le beraber ulaşım ve konaklamayı ayarladık.Konuklarımız iki konuda da çok rahat edeceklerdi, bizim de bu sayede yüzümüz gülecekti ne de olsa misafirperver bir milletiz biz değil mi ? :))  İkinci olarak da projemizi gerçekleştireceğimiz okulları ayarladık. Okul müdürleri bizi çok iyi karşıladılar ve böyle bir organizasyonda bizimle beraber olacakları için memnun olacaklarını belirttiler.Biz de görevimizi içimiz rahat olarak tamamlamış olduk. Tüm bunlar yaşanırken Ahmet de projemizi çeşitli internet sayfalarında paylaştı ve proje ortakları arayan gruplara mail attı. Bu maillere birçok olumlu cevap aldık. İtalya, Romanya, Letonya, Fas gibi ülkeler bizimle proje yapmaktan memnun olacaklarını söylüyorlardı. :)) Ahmet bize bunları söyledikçe biz de havalara uçuyor ve Ahmet'ten gelecek en ufak yeni ortak talebi haberini sabırsızlıkla bekliyorduk. :)) Bunlar gerçekleşirken buluşmalarımızda da hem gelişmeleri birbirimizle paylaşıyor hem de proje formumuzu doldurmaya devam ediyorduk. Sırada ortağımızı belirleme kısmı vardı... 


                   Projemizi teslim etmemize çok az bir süre kalmıştı ve biz hem yorgunluk hem heyecanla çalışmalarımızı sürdürüyorduk... :)